İYİ Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu, "Bu memlekette darbe konuşulunca bile konuşanlara ziyan bir iştir. Siyaset darbeyi konuşmaz. Başa gelince milletin 15 Temmuz'da ne yaptığı görülmüştür. Darbeye teşebbüs edenler karşılarında milleti bulacaktır." dedi.

Ağıralioğlu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile ilgili normalleşme sürecinde ihtiyatlı davranılması gerektiğini belirten Ağıralioğlu, "Haziran'da gevşemeyi konuşabilseydik iyi olurdu. Hassasiyetle süreci takip edeceğiz." dedi.

Ağıralioğlu, yeni kontrollü süreçte gevşemenin şu ana kadar verilen onca emeği zayi etmek olacağı uyarısında bulundu.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in gündeme getirdiği "memleket masası" çağrısına gelen açıklamaları değerlendiren Ağıralioğlu, şunları söyledi:

"Bu çağrıya AK Parti sözcülerinin verdikleri tepkileri milletin takdirlerine havale ediyoruz. İktidarın muhalefet ile siyasi başarılarını paylaşmamasını anlayabiliriz. Bu onların pek tabii haklarıdır. Lakin memlekette bu kadar dert varken derdi paylaşmama konusunda kıskanç olmamalarını tavsiye ederiz. Memlekette dertler paylaşılarak azaltılabilir. Bu fırsatı biz onlara sunduk. Takdir milletimizindir. Bu davete icabet ederler, etmezler, Cumhur İttifakı'nın ve iktidardaki arkadaşların bileceği iştir."

Yavuz Ağıralioğlu, "memleket masası" teklifinin devletin elini kuvvetlendirme teklifi olduğunu savunarak "Böyle zamanlarda iktidar milletin yanında olmalıdır demiyoruz. Devlet milletinin yanında olmalıdır diyoruz. Biz de bu saiklerle devletin milletin yanında olması lüzumunu devletin elini kuvvetlendirerek göstermeye çalışıyoruz." diye konuştu.

Darbe tartışmalarına ilişkin görüşlerini de aktaran Ağıralioğlu, "Bu memlekette darbe konuşulunca bile konuşanlara ziyan bir iştir. Siyaset darbeyi konuşmaz. Başa gelince milletin 15 Temmuz'da ne yaptığı görülmüştür. Darbeye teşebbüs edenler karşılarında milleti bulacaktır. Herkes rahat olsun. Biz Türk demokrasisini de yönetimi de devletimizin itibarına suikast olacak şekilde bir darbe teşebbüsü ile asla karşı karşıya bıraktırmayız." değerlendirmesinde bulundu.

HDP'ye aracı gönderme iddiası

İYİ Parti'nin HDP'ye aracı yolladığı iddiaları üzerinde "Biz bu mevzuda siyasi sicili aşikar bir topluluğuz" diyen Ağıralioğlu, şöyle devam etti:

Türkiye'de şayet HDP ve yöneticilerini memleketin meselelerini çözmek için aracı tutmak, onlar aracılığıyla bu meseleleri çözmek gibi bir teşebbüsü meşru görseydik, biz AK Parti ile beraber siyaset yapardık. Kendisini, siyasi iradesini, memleket meselelerini çözme kabiliyetini HDP'liler üzerinden PKK'lılara ulaştırdığı için eleştirdiğimiz bir partinin dönüp bize siz 'HDP ile görüşüyormuşsunuz.' imasında bulunmasını anlaşılır bulmuyoruz."

Yavuz Ağıralioğlu, "Biz bu atılabilecek iftiraların semtine hiçbir leke buluşturmayacağı tertemiz bir mazinin, devlet terbiyesinin, millet sevdasının kadrosuyuz. Bizim sicilimizde bir teröriste tebessüm etmek gibi bir fotoğraf yoktur. Bizim siyasi sicilimizde, bir memleket, millet düşmanlarına bir merhaba etmek yoktur. Bizim siyasal arşivimizde, vatan millet düşmanlarına tebessüm ettiğimiz onların elini sıktığımız onlarla bir masa etrafında oturduğumuz bir tane fotoğrafımız yoktur. Herkes haddini bilecek." diye konuştu.

"Bizim içimizde çocuklarımızın katillerinden herhangi bir vesile ile medet umacak bir tane alçak yoktur" ifadesini kullanan Ağıralioğlu, "Varsa açıklayın, diyoruz. İkincisi gün cevap geliyor, 'Hatırları olsun diye isim açıklayacak değiliz', kimin hatırı olsun diye bize iftira attıysanız o zaman onu açıklayın." dedi.

Farklılıkları zenginlik sayan bir siyasi parti olduklarını ifade eden Ağıralioğlu, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bu bizim CHP'nin her yaptığını, CHP'nin de bizim her yaptığımızı beğeneceği anlamına gelen bir beraberlik değildir. Bu, Türkiye'de farklılıkların siyasi olarak milletin içinde huzurla yaşayacağı, demokrasi standartları yüksek bir ülkenin inşa edilebilmesi için tahammül eşiklerinde neleri yapabileceğimizi gösterdiğimiz bir kuvvet beraberliğidir. Bu beraberlik, milletin demokrasinin ümidi olabildiği müddetçe, asla terörle enfekte olmadan, asla devlet-millet düşmanlarına tolerans imkanı tanınmadan, milletin ümidi olarak taşınmaya devam edecektir."

"Siyasetin gizli kalması gerektiğini söyleyenler, gizli işler çevirenlerdir"

Açıklamalarının ardından soruları yanıtlayan Yavuz Ağıralioğlu, bir gazetecinin, Ahmet Türk'ün "Siyasette gizli kalması gereken şeyler olabilir" sözünü aktarması üzerine, şunları kaydetti:

"İYİ Parti'nin siyasi kuvveti açıklıktandır. Gizli, kapaklı işlerin hiçbirinin millete, memlekete faydası yoktur. Biz milletimizin gözünün içine baka baka konuşuyorsak hiçbir hususi, gizli gündemimizin olmamasıyla alakalıdır. Siyasetin gizli kalması gerektiğini söyleyenler, gizli işler çevirenlerdir. Bizim hiçbir gizli işimiz yoktur. Ömürleri boyunca Türk devleti aleyhine herkesle gizli iş çeviren adamlarındır bu cümleler. Siyasi hayatları boyunca terör organizasyonu ile gizli kapaklı ilişki kurup, Türkiye'nin bütün düşmanları ile gizli gizli görüşüp, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bütün düşmanları ile gizli ittifaklar kuranların siyasette gizleyebileceği şeyler vardır. İYİ Parti'nin vazifesi, devlet, millet aleyhine kurulan bu gizli tezgahları bozmaktır. Dolayısıyla bu cümlenin kastı bize değildir. Kimeyse ona söylesinler."

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun üçüncü ittifak iddiasını da değerlendiren Ağıralioğlu, bunu "afaki değerlendirmeler" olarak nitelendirdi.

"Terörle mücadelede yakalanan ritmi beğeniyoruz"

Ağıralioğlu, HDP'li bazı belediyelere kayyum atanmasının sorulması üzerine, "Terörle mücadelede yakalanan ritmi beğeniyoruz. Güvenli bir ülkede yaşıyorsunuz. Bize bu imkanı sunan güvenlik güçlerimize, askerlerimize, polislerimize borcumuz var. Devletin terörle mücadelede yakaladığı ritmi beğeniyoruz ve destekliyoruz." dedi.

"Devletimize parmak sallayan herkesin parmağını kırarız, kaldırılan başı alırız. İsyan eden herkese müdahale ederiz." ifadesini kullanan Ağıralioğlu, teröre bulaşan herkese devletin hukukla her şeyi yapma hakkı olduğunu söyledi.

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar'ın İYİ Parti ile ilgili sözleri hatırlatılarak değerlendirmesi sorulan Ağıralioğlu, şöyle konuştu:

"Terör maalesef bitmiyor. Terör sadece Türkiye'de değil, hemen altında burada PKK olan orada PYD'ye dönerek Suriye'de başımıza bela oluyor. Türk devletini zafiyete uğratmak isteyenlerin kullandığı bir maniveladır terör. Terörle mücadelede aman veremeyiz, kimseye, nefes aldıramayız. Sanki terör bitmiş, güvenlik güçlerimize saldırı olmuyormuş gibi HDP sözcülerinin böyle açıklamlar yapmalarını çok yadırgıyorum. Şehitlerimizin acısını paylaşan bir cümlelerine şahit olmadığımız bu insanların, bizim devletin milletin yarınlarına ilişkin kurduğumuz cümlelere şaşırıyor olmalarına şaşırmıyoruz."

Ağıralioğlu, erken seçim tartışmalarının sorulması üzerine, "Muhalefet partileri seçimden kaçmazlar prensip olarak. Bizim öyle bir gündemimiz yok." dedi.

İYİ Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu, "Sağlık Bakanlığının başından itibaren şeffaf bir şekilde yönetmeye gayret ettiği, bu başarıda hatırı sayılır bir pozisyonu ve inisiyatifi olduğunu kabul etmek zorundayız. Bunlar için de başta Sağlık Bakanımız olmak üzere herkese çok teşekkür ediyoruz." dedi.

Ağıralioğlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Partinin sosyal medya hesaplarından da canlı yayınlanan toplantıda Ağıralioğlu, Kovid-19'la ilgili endişelerinin büyüklüğüne rağmen Sağlık Bakanlığı, sağlık çalışanları ve sağlık sisteminin kendilerini "Allah'a hamdolsun" diyebilecekleri bir noktaya getirdiğini belirtti.

İkinci bir dalgaya sebep olabilecek gevşemelerin dikkatle yönetilmesi gerektiğine dikkati çeken Ağıralioğlu, şöyle konuştu:

"Sağlık Bakanlığının başından itibaren şeffaf bir şekilde yönetmeye gayret ettiği, Bilim Kurulu'nu önceleyerek, bilenleri öne alarak, bilenlerin daha fazla dinlenebileceği bir bilgilendirme sürecini yöneterek bu başarıda hatırı sayılır bir pozisyonu ve inisiyatifi olduğunu kabul etmek zorundayız. Bunlar için de başta Sağlık Bakanımız olmak üzere herkese çok teşekkür ediyoruz." dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın dün Futbol Federasyonuyla ilgili açıklamasını ise eleştiren Ağıralioğlu, "Mesuliyeti Futbol Federasyonuna bırakarak böyle bir imkan tanımayı devlet ciddiyetiyle bağdaşır bulmuyoruz. Yani 'Sorumluluk kendilerine aittir. Bu kararın sorumluluğunu kendileri üstlenmek zorundadır' cümlesi kendi evlatlarını bize emanet edip vefat eden doktorlarımızın mücadelesine de hatıralarına da hürmetsizliktir." diye konuştu.

Maske satışlarını da değerlendiren Ağıralioğlu, standart maskelerin makul bir fiyattan satılması önerisini daha önce dile getirdiklerini ancak hükümetin bu teklife kulak kapattığını iddia etti. Ağıralioğlu, bugün gelinen noktayı makul bulduklarını ancak meselenin bu kadar geç çözülmesinin ise hazırlıksızlıklığı gösterdiğini savundu.

Ağıralioğlu, darbe tartışmalarıyla ilgili de "Darbe imalarına da müsaade etmeyiz ama darbe imalarını köpürtüp memleketin esas gündemini değiştirme heveslerine de razı olmayız." ifadelerini kullandı.

Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) tarihinin değiştirilmesine değinen Ağıralioğlu, "Çocuklarımız, bizim, siyasetin deneme tahtası değildir. Çocuklarımız sizin siyaseten kendi pozisyonuzu kuvvetlendirme, 'Buradan az hasarla çıkalım' gibi endişelerinizin öznesi değildir." dedi.

Ağıralioğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Maruz kalmış oldukları '1 ay tehir ediyoruz', sonra 'Erkene alıyoruz' cümleleriyle ümitlerini, motivasyonlarını bozduğunuz bu kadro, yarın memleket, millet yükü çekecektir. Siyaset kurumuna ümidi kalmamış gençler, yarın memleket yönetimindeki maharetsizlikten ve istihdam problemlerinden dolayı yurdu terk etmek zorunda kalırlarsa bunun da altında siyaset kurumu kalır."

İYİ Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu, "Toparlanma süreçlerine nezaret edecek Ekonomi Bilim Kurulu kurulması gerektiğini düşünüyoruz." dedi.

Ağıralioğlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Yeni tip koronavirüsle (Kovid-19) mücadele sürecinde parti olarak sesi duyulamayan ya da görmezden gelinenlerin taleplerini yetkililere ulaştırma misyonu ile hareket ettiklerini belirten Ağıralioğlu, koronavirüsle mücadele sürecinde kavga eden taraf olmayacaklarını ifade etti.

Ağıralioğlu, "O yüzden biz kavga eden taraf olmayacağız bu süreç içerisinde, ahengi bozan, siyasi münakaşa eden taraf olmamaya özen göstereceğiz, hatırlatmaya ve çözüm önerilerimizi dillendirmeye devam edeceğiz." diye konuştu.

"54 ülkeye maske gönderen bir ülke, kendi vatandaşına maske dağıtamıyor"

Maske dağıtımı konusundaki sorunlara değinerek eleştirilerde bulunan Ağıralioğlu, "Amerika Birleşik Devletleri dahil 54 ülkeye maske, cihaz ve tıbbi sarf malzemeleri gönderen bir ülkenin kendi vatandaşına maske dağıtamıyor olmasının bir izahı yoktur." ifadelerini kullandı.

Ağıralioğlu, bankalarla ilgili hükümetin açıkladığı programı yakından takip ettiklerini, iyi yönlerini destekleyerek eksik kalan yönlerine itiraz ederek değiştirilmesini teklif ettiklerini söyledi. Ağıralioğlu, şunları kaydetti:

"Küçük esnaf birtakım borçları dolayısıyla borçsuzluk taleplerine cevap veremedikleri için bankaların kendi kredi taleplerine dönmediğinden bahisle şikayette bulunuyorlar. Doğrudur, kendi borcu olmasa zaten krediye ihtiyaç duymaz insanlara borcu yoktur kağıdı getir demek ne demektir. Bu anlamda bir esnemeye ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. Esnafın zaten yeteri kadar yükü var, bu yükü dolayısıyla kredi kullanmak zorunda olan esnafa senin borcun varsa sana kredi veremiyorum demek aslında ben size kredi dağıtıyorum diye propaganda yapıp kimseye kredi dağıtmamak demektir. Onun önüne geçebilecek bir esnemeye ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. KDV ve ÖTV ötelemelerinin yapılması lazım, bunlarla ilgili yapılan düzenlemelerde KDV indirimi yapılması gerekir. KDV'lerin ötelenmesi gerekir, yapılandırma gerekir 1 yıllık."

"Okulların 1 Haziran'da açılmasını makul görmüyoruz"

Koronavirüs sonrası için ekonomi alanında yaşanabilecek sorunların çözümünde de ortak bilimsel aklın kullanılması gerektiğini anlatan Ağıralioğlu, "Toparlanma süreçlerine nezaret edecek Ekonomi Bilim Kurulu kurulması gerektiğini düşünüyoruz." dedi.

Ağıralioğlu, bu süreç içerisinde belediyelerin gelirlerinin düştüğünü, bu nedenle kamu bankalarına olan borçlarının yapılandırılması gerektiğini söyledi.

Turizmin lokomotif bir sektör olduğunu ve pandemi dolayısıyla en ağır hasar alacak sektörlerin başında geleceğini vurgulayan Ağıralioğlu, "Turizm ile ilgili ciddi bir plan yapılması lazım, yani dış turizmden pandemi dolayısıyla istifade edilemeyecekse sosyal mesafe ve karantina şartları da göz önüne alınarak iç turizm planlanabilmelidir." şeklinde konuştu.

Ağıralioğlu, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un "sınıf geçme" açıklamasını doğru bulduklarını, uzaktan eğitimin yüz yüze eğitim gibi verimli olamayacağını belirtti.

Okulların haziran ayında açılmasına yönelik Ağıralioğlu, "1 ile 19 arasında okulların açılmasına parti olarak makul bakmadığımızı ifade ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu